26 Ocak 2013 Cumartesi

peace,love, music

"Seni diye tuttum kediyi dizlerime yatırdım 
Seve seve tüylerini uykulara götürdüm
Çekmecemde resmin vardı baka baka bitirdim
Gözlerimle sana güller papatyalar getirdim."

Bunlar nasıl samimi dizelerdir, bir o kadar da melodisi. Ezginin Günlüğü'nün dizeleri bunlar. Şarkı resmen duygularıma tercüman oldu. Gözlerim pek sık bulanmaz. Nedense hüzünlü bir şarkı olmamasına rağmen... 

Her kavuşma içinde bir ayrılık acısını barındırır. Bunun ziyadesiyle farkına varmakla anı yaşamak arasında gidip geliyorum. Mutluyum, heyecanlıyım ama bir o kadar da midemde bir el içimi sıkıyor, buruyor, suyunu çıkaracak gibi canımı acıtıyor. 

Dışarda fırtına var, ne gam! İsterse kıyamet kopsun.

 Kızarmış burnumuzdaki o iğreti sümüğü bile silmek ve buna sevinmek...En şapşal sevgilerdendir ama en samimi olanlarındandır aynı zamanda. Böyle bişey işte. 

Efil efil bir rüzgar...Renk renk kelebekler... En ufak çıt'ta pırrr diye uçup gidecek ürpertisi... 
Yalnız evde ısınan kalorifer çıtırtılarını dinlemek... Yorgan altına saklanmak... 
Yalnızlık...

"Yan kalbim yan, külden adam olursa
Yan kalbim yan, kaçamazsın sevdadan."*

*: Ezginin Günlüğü - Yan kalbim yan 


0 yorum:

Yorum Gönder