3 Nisan 2017 Pazartesi

Toz püskülü

(FEATHER DUSTER) SENDROMU
Günümüzde 100 den fazla renk mutasyonuna sahip , farklı boyutta ve desende muhabbet kuşu görmek mümkündür. Dünyanın farklı ülkelerindeki üreticiler, vahşi doğadaki yeşil muhabbet kuşlarını "geliştirmek", İngiliz muhabbet kuşunu ideali gerçekleştirmek veya farklı renkteki muhabbet kuşlarını elde etmek için çalıştılar. Son 200 yılda muhabbet kuşu üreticileri bu çeşitleri elde etmek için gayret ettiler. Onların daha iyi ve güzel muhabbet kuşu elde çabaları bu kuşlar için her zaman en iyi şekilde sonuçlanmadı. Özellikle şov muhabbet kuşu üretmek için akraba kuşlar arasında yapılan eşleşmeler sonucu, (vahşi doğadaki muhabbet kuşları 1984'den sonra Avustralya'dan getirilidi) üreticiler arasında hiç istenmeyen ve o kuş için de son derece olumsuz olan "feather (tüy, püskül) duster (toz bezi) " sendromu adı verilen genetif bir bozukluk ortaya çıktı.Bu terim bir tür tüy büyüme sorununu tarif eder. Genel olarak tüyler doğal uzunluklarına eriştiğinde, tüylerin büyümesi durur. Fakat "feather duster" hastalağına yakalanan muhabbet kuşlarında tüyler sürekli olarak uzamaya devam eder.Bazı kuşlar ayrıca gaga ve tırnaklardaki aşırı uzama sebebiyle de sıkıntı çekerler. Tüylerin, gaganın ve tırnakların aşırı uzaması çok fazla mineral ve element gereksinimine sebep olur. Tüylerin doğal olmayan uzaması kuşun organizmasını çok yorar. Feather duster sendromuna yakalanan muhabbet kuşlarının bağışıklık sistemi çok zayıftır ve bu kuşların yaşam süreleri çok kısadır. Bu hastalığa yakalanan kuşların neredeyse tamamı 1 yaşına gelmeden ölmektedir.

Genetik bozukluktan kaynaklanan bu rahatsızlığın tedavisi yoktur. Bu hastalığa yakalanan kuşlara yardımcı olmak için yapılabilecek şeyler mümkün olduğunca hayatını yaşanılabilir hale getirmek ve yüksek dozda vitamin, mineral ve element içeren besin takviyesi yapmaktır.Ayrıca düzenli olarak bu kuşların tüylerini kısaltmalısınız. Kafa tüylerinin aşırı uzaması büyük bir problemdir ve bu tüyler gözlerin önünü kapayabilir. Bunun önüne geçmek için kafadaki tüyler haftada bir defa kesilmelidir.MEGABAKTERİOZ VE GOİNG LİGHT(ZAYIFLAMA)SENDROMUGLS, yani going liht sendromu ismi, (zayflama sendromu olarak tercüme edilebilir) çok ağır, tedavisi olmayan ve genelde ölümle sonuçlanan bir hastalığın adıdır.Genelde muhabbet kuşlarında görülen bir hastalıktır, ama başka kuşlar da hastalanabilirler. Bu hastalık çok bulaşıcıdır ve nöbet nöbet seyretmektedir, öyle ki bazen aslında enfekte olan bir kuş sapasağlam görünebiliyor ve tamamen sağlıklı bir kuş olduğu zannedilmektedir. Yani bu şekilde sağlıklı görünen bir kuş bir yere yeni katılıyorsa, oradaki tüm kuşları hasta edebilir. Bu nedenle bu hastalık çok tehlikelidir, çünkü ilk anda gizli kalmaktadır. GLS 'nin İlerlemiş Halindeki Tipik BelirtileriNöbet geldiğinde, kuş aşırı derecede yem yer, buna rağmen de gittikçe zayıflıyor. Nedeni şu: hasta olan sindirim sistemi, aldığı besinleri değerlendiremiyor. Akut hasta olan kuşların da bircoğu bir yandan sümüksü bir şekilde hazmedilmemiş yem taneleri kusarlar. Ayrıca gaitada da genelde hazmedilmemiş yem taneleri bulunmaktadır. Görünürde yeteri besin alan hasta kuş, bu şekilde zamanla açlıktan ölüyor çünkü vücudu besinden mahrum kalmaktadır. Hastalığın esas sebebi nedir ?Bugünkü bilgilerimize göre, bu hastalığın sebebi kuşun bağırsaklarına yerleşen MEGABAKTERİLER'dir. Adı yanıltabilir, aslında onlar bakteri değil de mantar ya da mantar benzeri organizmalardır.Oldukça geç, 2004 yılında araştırmalar yapıldı ve o güne kadar  keşfedilmemiş bir tür olduğu görüldü, adı da MACRORHABDUS ORNİTHOGASTER konmuştur. İngilizce adı ise “avian gastric yeast” (kuş sindirim mayası) 'dır.Megabakteri enfeksyonu olan kuşlarda sık sık sekonder (ikincil) bakteri enfeksyonu görülmektedir. Bu durumda hem maya hem bakteri hastalık sebebi olarak kuşu perişan eder. Eğer bu etmen (macrorhabdus) bir kuşa musallat  olmuşsa, megabakterioz’u var denmektedir. Fakat tıp dünyası gittikçe bu addan uzaklaşıp MACRORHABDİOZ demektedir.Bugün bilim hala, macrorhabdusun varlığın yeterli olup olmadığını tartışmaktadır, yoksa hastalığın çıkışı için başka etmenlerin, mesela bakteriyel bir enfeksiyonun gerekli olup olmadığını araştırmaktadır  Bu konuda , hem literatür hem de tecrübeli kuş sahiplerinin bu konudaki görüşleri hala birbirine zıt durumdadır.Megabakteriler musallat oldu = Going Lihgt Sendromu

Bilim şunu kesin tespit etti: bir kuşta tetkiklerde megabakterinin varlığı tespit edilmişse dahi, kuşun GLS den hasta olduğu manasına gelmez. Yani hastalık baş göstermeyebilir. Ancak, eğer hastalık başlamışsa, ve erkenden teşhis konulmamışsa, genelde çok çabuk bir seyirle ölümcül oluyor. Halbuki hastalığın tedavi imkanları mevcuttur.Örneğin Amphomonoral adlı ilaçla  megabakterilerin çoğalmasını önlemek mümkün, dolaysıyla hastalık da en azından bir müddet için durdurulmuş oluyor. Ama ilaçın dozu konusunda da literatür ve veterinerler farklı farklı tavsiyeler var.Sık sık kusan ve yediklerini  tutamayan bir kuş ille de GLS' den hastalanmış değildir,  kursakta olan başka herhangi bir hastalık da buna sebep olabilir. Gaitada hazmedilmemiş yemler ise ağır bir bağırsak iltihabının işareti de olabilir, dolayısıyla ille de megabakteriler de bunun suçlusu değildir. Bu nedenle, kuşunuzda GLS şüphesi varsa, onu biran evvel bir veteriner hekim tarafından kontrol ettirmenizde fayda vardır.GLS tedavisinde destekleyici önlemler
2001 yılında bayan B.Buckermann, muhabbet kuşu sahibi, GLS ile tanışmak zorunda kalmıştı. Erkek muhabbet Pierrot birkaç defa veteriner tarafından tedavi edildi.Hikayesi şöyle:

Klinikte yapılan ilk tedavi başarılı idi, ama 9 hafta tekrar hafifçe hastalandı. 2ci tedavi, ve 5 hafta sonra tekrar hafif nüksetti. Genelde hala çok canlı kuşa, ağır yan etkiler dolaysıyla,  tekrar bir tedavi düşünmedim. Denize düşen yılana sarılır misali araştırmalarımda  KEKİK'in mantar öldürücü etkisini keşfettim. Artık her gün Pierrotun lapasına KEKİK ÇAYI  ekledim, (250 ml suya 2 tatlı kaşığı kekik). Gaita laboratuar tetkiklerinde megabakterilerin azaldığı görülmüş ve 9.cu ve 12ci haftada sıfır görüldü. Kaslı midede bakterilerin balgam arasında saklanmalarını engellemek için de yarım tatlı kaşık anason ezıp kekik çayına kattım.Ancak dikkatli olmak lazım, lapanın fazlası karaciğeri ve böbrekleri yorabilir. Pierrotu devamlı tarttıgım için dıkkatlı olmayı becerdim.Muhtemelen kekik antimikotiklerin yerine geçmez, ama çok büyük faydasını gördüm.Benim lapamda 1  bezelye boyu  ve bebek maması (tahıllı), şekersiz, ve bırkaç damla anason çayı. Büyük bir sabırla bu lapayı yediriyordum. Bugün hala arada sırada veriyorum ama her zaman değil.Bayan Buckermanna göre, lapanın başka tarifeleri de olabilir ve ekliyor:Önemli olan doğru dozaj. Fazlalık zarar verebilir. İlk başta sadece açık çaydan birkaç damla verilmeli. Bir de lapanın dışında bolca meyva, az haşlanmış yumurta sarısı ve bilhassa bolcana çimlendirilmiş yem. ( Tohumlar, mesela darı) fazla da verilmez aksi takdirde kuş şişmanlar. Zayıflatmak daha çok hareket yolu ile olmalı, aksi takdirde bünyesi zayıflar.

0 yorum:

Yorum Gönder